Şâriin yapılmamasını kesin ve bağlayıcı tarzda istediği fiil olmakla beraber, bu talep haber-i vâhid gibi zannî bir delil ile sabit olmuştur. Başkasının alış-verişi sırasında alış-veriş teklifinde bulunmak, başkasının evlenme teklifi üzerine aynı teklifte bulunmak tahrimen mekruhtur. Çünkü Hz. Peygamber, "Kişi kardeşinin alış-verişi üzerine alış-veriş teklifinde bulunmasın " ve "Kardeşinin evlilik teklifi üzerine aynı teklifte bulunmasın" (Buharî, Nikâh 45; Müslim, Büyü, 8, Nikâh, 38, 49, 52, 54, 56) buyurmuştur. Bu fiillerden sakınılması kesin ve bağlayıcı tarzda istenmiştir. Fakat bu talep haber-i vâhid ile yani zannî bir delil ile sabit olmuştur.
Tahrîmen mekruhun haramdan ayrıldığı cihet şudur. Haram, Şari'in Kur'an ayetleri, mütevatir veya meşhur sünnet gibi kat'î bir delille kesin olarak bir fiilin yapılmamasını istemesidir. Hırsızlık, zina, faiz alıp-verme, içki içme vb. gibi haramı inkar eden kişi kafir olur. Haram ve tahrimen mekruh cezayı gerektirme konusunda birleşmektedirler.
Hükmü: Bu nev'iye giren fiilleri işlemek haram bir fiili işlemek gibi cezayı gerektirir, fakat haramdan farklı olarak, bu fiilin hükmünü inkar eden kişi kâfir sayılmaz (Zekyüddin Şaban, İslam Hukuk İlminin Esasları, trc. İ. Kâf Dönmez, Ankara 1990, s. 219; Vehbe ez-Zühaylî, Usûlü'l fıkhi'l-Aslâmî, Dımaşk 1406/1986,1, 85-86; Abdülkerim Zeydan, el-Vecîz Bağdad 1405/1985, S. 47).